Kurtlar Vadisi iyi bir dizi olmasa da, bize adaletle ilgili iyi bir soru verebilir: Adalet, güç kullanarak ve mevcut yasalar ihlal edilerek sağlanabilir mi? Bozuk bir düzende hak arama yolları tükendiyse, adaleti güç kullanarak sağlamak gerekmez mi? Yoksa bu çabalar da yasanın başka bireyler tarafından ihlali ile mi sonuçlanır?

Üstelik tam bu noktada bireyin alanı ile iktidar aygıtı arasında bir farklılık görürüz. Carl Schmitt’in söylediği gibi, iktidar olağanüstü hale ve olağanüstü olana karar verendir. Yani iktidar, hukuku ve normali belirleme hakkına sahip olandır. Peki bireyler bunu yapmaya başladığında ne olur? Kurtlar Vadisi’nin ilginçligi de buradadır işte, devlet bireyler gibi suç işlemeye başladığında ne olur? (Kurtlar Vadisi’nin neden tehlikeli olduğuyla ilgili yazım için şuraya bakabilirsiniz.)
Aslında bu tartışma yakın zamanda yaşadığımız Sedat Peker vakası üzerinden de tartışılabilir. Bir zamanların faşisti ve tetikçisi, bugünün muhalifi ve yaramaz çocuğu mu olmuştu? İktidarın gölge oyunlarını açığa çıkardığında, bir kötü adam aklanır mı? Yoksa sadece düzenin kokuşmuşluğunu mu gösterir?
Yasanın ihlali yasanın yeniden oluşturulması için bir yol olabilir mi? Yoksa yasanın ihlali, çok daha derin yaralar mı açar toplumda?
Okumaya devam et “Kurtlar Vadisi ve adalet sorunsalı”